13 Ocak 2009 Salı

Denemeler


Kaynak: TCDD

Çetin Poyraz ALPER ~çpa~

8 Ocak 2009 Perşembe

Komik Adamlar

Radikal gazetesinin internet sitesinde geziyodum birden İsa'nın doğumu kutlamaları fotoğraflarını gördüm. Çok güldüm. İstanbul'da yaşayan hıristiyanlar Haliç kenarında suya Haç atarak ve bu soğukta o haçı almak için suya atlayıp soyunan insanlar...Benzer olayı Sırbistan'da karlı buz tutmuş suda bile yapanları gördüm. Beni düşündüren nokta, birileri iyi düşünmüş, gerçekten onları kutluyorum. Görülen şu ki batıda halen Protestanlık oturamamış...

6 Ocak 2009 Salı

Gerçekçi Olmak

Bitmek bilmez Toprak İşleri ödevimi yapıyodum. Aklıma çevresel etmelerin etkisiyle bir şeyler geldi ve güldüm, sizlerle paylaşim dedim.
Gerçekçi Olmak? Sizce nedir bu? Benim için olan tanımı; ne dersen de, dediğinle yaptığının bir olmasıdır. Bir başka değişle; o, bu, şu şöyle böyle ama sen de  başka zaman öyle olma durumu(biraz saçmaladım ama)... Bu gibi tanımlar aklıma geliyor. Tanım olarak dediğim ne ise onu hiç bir durumdan korkmadan uygulamak diyorum...Bu tanımımları daha da genişetmemiz mümkün tabi, sizlerden de yorum alabilirim. Eksikler varsa değiştirebilirimde, fakat hepimizin ana düşüncesi bu yönde olduğuna inanıyorum. Sizlere bir kez daha soruyorum kusura bakmayın ; siz bu tip bir olayla karşılaşırsanız ne yaparsınız? Gerçekçi olmak güzeldir çünkü insanların sana güveni böyle şekilde olur, en azından benim için öyle. Bu yüzden hızlı karar vermemek gerektiğini söylerim. Belki o an sinir anında kişinin ağzından türlü türlü belki de anlamsız sözcükler çıkabilirir. Bu yüzden de daha sonra kişi bunu unutup farklı davranabilir. Belki kişi bundan pişman da olabilir. Düzeltmek için kendi ona karşı, kabuk bile değiştirebilir. Fakat şu var ki o tarafı kendince tamir ederken peki bilmeden de olsa bir başkasının gözünde (bu durumlar bence böyledir) GERÇEKÇİLİĞİNİ kaybettiğidir. Zor işler bunlar.
Bence kendimizi yeterince geliştirmeden, yeterli tecrübe ve birikime sahip olmadan ; hızlı karar vermemek gerek.

Çetin Poyraz ALPER

5 Ocak 2009 Pazartesi

İlkeler Birer Birer Yok Oluyor

Şu anda çok kızgınım arkadaş "noli?" diyorum. Özelleştirme idaresi 2009 yılında köprülerimizi, yollarımız (otoyollarımızı), PTT mizi (bak postacı geliyor selam veriyor demiyecek bizim çocuklarımız), İMKB ve Milli Piyangoyu özelleştirmeleri gündemde. Orada dur bakalım. Kriz ortamında kim alacak bunları Türk işadamları mı? "HAYIR", ucuzdan gidecek ve yabancı şirketlere devredilecek. Özellikle AB vermiş olduğumuz 2009 yılı sözlerden biri PTT özelleşmesiymiş onlarda bu işi ilgi ile takip ediyolar. Sevgili yürütme kurmumuz olan 60. Cumhuriyet Hükümetimiz daha önceden yaptığı 30 Milyar Dolarlık özelleştirme gelirlerini ne yaptılar ki, yatırım mı yoksa borç ödeme mi? Koca bir hiç, yollarımız devletindir, milletindir. Köprüler boğazın incileridir. Yapılamaz bunlar yakında sıra barajlarımıza da gelir, Demiryollarımıza gelir, Türksatlarımıza gelir daha saymak istemiyorum.
Yakında gelir birileri gene beni sorar, siyah giyen adamlar. Doğru bildiğim hiç bir şeyden korkmuyorum. İnsan düşmanlarının bugün Filistin'de yaptıklarını yarın bizde de yapabilirler. Biz onlara üzülüyoruz bir şeyler yapmak istiyoruz, Peki ilerde bize kim üzülecek, hacı hocadan iş çıksaydı Osmanlı halen bir Cihan İmparatoru olurdu. Sadece üzülüyorum, Cumhuriyetin böyle çocukları olmuş...


Çetin Poyraz ALPER